Hizmet İçi Eğitim Programı

26 Ekim 2025 13:48 Boğaziçi Eğitim Derneği 127

Boğaziçi Eğitim Derneği, 2025–2026 dönemi Hizmet İçi Eğitim Programı kapsamında “Ailece ve Gençlerimizle Omuz Omuza” temasıyla önemli bir program gerçekleştirdi. “Değerlerimizi ve Davamızı Geleceğe Taşımak” başlıklı etkinlikte, İslam toplumunun temel dinamiklerinden biri olan aile kurumu merkezde ele alındı.

Açılış ve Selamlama Konuşmaları

Program, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Ardından Boğaziçi Vakfı Başkanı Selim Budak ve ANESİAD Başkanı M. Emin Doğaner katılımcılara hitap etti.
M. Emin Doğaner konuşmasında, ANESİAD’ın kuruluş sürecine ve geleceğe dönük hedeflerine değinerek şunları söyledi:

“Bugün burada ANESİAD olarak geleceğe dair umutlarımızı, birlik ve beraberliğimizi pekiştirme niyetiyle bir araya geldik. Derneğimize sahip çıkmak, hepimizin geleceğe birlikte yatırım yapması anlamına gelir. Tıpkı 12 yıl önce dikilen bir fidan gibi... O fidan bugün güçlenmiş, kök salmıştır.”

Doğaner, konuşmasında derneğin kuruluşundaki samimi gayreti hatırlatarak bu çabayı “fedakârlıkla dikilen bir fidan”a benzetti. Ayrıca genç nesillere seslenerek, kurumsal mirasın sürdürülmesi gerektiğini vurguladı:

Konuşmasının devamında Doğaner, ANESİAD’ın sadece ticari bir yapılanma değil, ahlaki ilkelerle şekillenen bir medeniyet hareketi olduğunun altını çizdi.
Türkiye genelinde iş insanlarını ahlaki değerler çerçevesinde organize etme, ticari faaliyetlerde helal kazanç ve adil paylaşım bilincini yayma hedefini vurguladı.

“Davamız, sadece ekonomik güçlenme değil, helal kazanç ve adalet ekseninde örnek bir topluluk oluşturmaktır. Dini ve ticari ahlakımız, geçmişte Müslüman tüccarların tüm coğrafyaları fethetmeden önce gönülleri fethetmesini sağlamıştır.”

Sunum 1: Aile ve Dava Bütünlüğü

Açılış konuşmalarının ardından ilk sunumu Resul Kocamaz yaptı.
Aile ve Dava Bütünlüğü” başlıklı sunumda, İslam toplumunun en güçlü kalesi olan aile kurumunun önemi vurgulandı.

Resul Kocamaz konuşmasında, İslam toplumunun dirilişinin aileden başladığını, davanın ilk karargâhının evler olduğunu belirtti.

“Aile, imanın ilk öğretildiği mekteptir. Çocuklarımızın inanç ve ahlak bilinci önce evde şekillenir. Aile olmadan davet olmaz, davet olmadan da ümmet ayağa kalkamaz.”

Sunumun ana hatları şu şekildeydi:

1. İslami Mücadelede Ailenin Önemi

Aile, hem imanın öğrenildiği ilk mektep, hem de İslami mücadelenin ilk karargâhıdır. Müslüman birey, önce kendisini ve ailesini korumakla yükümlüdür.
Kocamaz, “Evlerimizi iman kalelerine dönüştürmek zorundayız” diyerek ailede dini ve ahlaki eğitim vurgusu yaptı.

2. Küresel Fesadın Tehdidi Altındaki Kalemiz: Aile

Modern dünyanın bireyci yaşam tarzının aileyi hedef aldığını söyleyen Kocamaz, medya ve dijital kültürün aile üzerindeki yıkıcı etkilerini dile getirdi:

“Küresel fesadın en büyük hedefi, aileyi çözmektir. Aileyi yıkmak, ümmeti savunmasız bırakmaktır.”

3. Kur’an Kıssalarından Aile Modelleri

Konuşmasında İbrahim, İmran, Davud, Süleyman ve Âdem ailelerinden örnekler verdi.
Bu kıssaların iman, adanmışlık, sabır ve tevbe dersleri içerdiğini anlattı.
Ayrıca Nuh ve Lut kıssalarına değinerek “peygamber ocağında bile imtihanın süreceğini” hatırlattı.

4. Güçlü Aile – Sağlıklı Toplum

Kocamaz, etkili aile içi iletişimin dinleme, empati ve teşekkür gibi değerlerle güçlendiğini belirtti.
Konuşmasının sonunda Gazze’deki annelerin direnişini, iman ve teslimiyetin en somut örneği olarak anlattı:

“Gazze’de anne olmak; hem sabrın hem teslimiyetin adıdır. O annelerin imanı, bütün ümmete güç veriyor.”

Sunum 2: Gençlerle Geleceğe Yürümek

İkinci sunumda Muhammed Cihat Budak, “Gençlerle Geleceğe Yürümek” başlığıyla çağın gençliğini ele aldı.
Budak, sunumunun başında modern dünyanın dijital araçlar üzerinden gençleri dönüştürme gücüne dikkat çekti.

“Küresel akıl, sosyal medyayı sadece iletişim aracı değil, toplumları dizayn etme aracı olarak kullanıyor. Bugün sosyal medya, gençleri yönlendirmenin en etkili yolu haline gelmiştir.”

Konuşmasında Arap Baharı örneğini vererek, sosyal medyanın kitleleri harekete geçirme gücünü anlattı.

“Tunus’ta bir gencin kendisini yakmasıyla başlayan olaylar, sosyal medyanın desteğiyle bir domino etkisine dönüştü ve birçok rejim değişti. Aynı mekanizma bugün gençlerin zihin dünyasında çalışıyor.”

Budak, Türkiye’de de sosyal medyanın siyaseti ve toplumsal refleksleri etkilediğini ifade ederek gençlere yönelik bilinçli dijital kullanım çağrısı yaptı.

“Gençleri sadece eleştirmekle değil, anlamakla yükümlüyüz. Onların yaşadığı ekonomik, sosyal ve psikolojik baskıları görmeden dava bilinci beklemek eksik bir yaklaşım olur.”

Konuşmasının sonunda, gençlerle iletişimde yeni dil, yeni yöntem ve projeler geliştirilmesi gerektiğini vurguladı:

“Bugünün gençleri, 1980’lerin örgütlenme biçimiyle değil; çağın ruhunu dikkate alan, üretken ve katılımcı yapılarla kazanılabilir.”

 

Yorum Ekle

İlk Yorumlayan Siz Olun!
  • Etiketler
Boğaziçi Eğitim Derneği

Boğaziği Eğitim Derneği Kurumsal Web sitesi.

Boğaziçi Eğitim Derneği

İstiklal Mah. Hamikoğlu Sok. No:16
44320 Battalgazi / Malatya

Dernek Yazılımı: Medya İnternet™ - Dernek Sitesi Kulga © Tüm Hakları Saklıdır.